Eskiler "Teşbihte hata olmazmış" derler. Kimse alınmasın, ya da alınırsa alınsın; bazen bir meselenin daha iyi anlaşılması için örnekler vererek anlatmak gerekiyor...
Çekirge sürülerini bilirsiniz. Uğradıkları yerleri kurutup geçerler. Maalesef son denemde CHP'li belediyeler de aynı. Kazandıkları yerlerde ciddi bir yatırım ve başarı yok; ama skandal çok.
ASAL bir araştırma yapmış. Seçmenlere "Kimi Cumhurbaşkanı olarak görmek istersiniz?" diye sormuş. Tabi ki Cumhurbaşkanı Erdoğan yüzde 26,5'le öne çıkmış. En yakın takipçisi ise, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş. Ekrem İmamoğlu'na 4 puan fark atmış. Yüzde 17 ile ikinci sıraya oturmuş.
Peki, ne yaptı Mansur Yavaş? Başarısı ve icraatı ne?..
Biliyorsunuz, Melih Gökçek'i "Ankara'yı parsel parsel sattı" diye suçladı. Ama aynısını o yaptı. Oysa Gökçek değer üreterek Belediyeye ait bazı taşınmazları Ankara'ya kazandırdı. Ama Mansur Yavaş sadece sattı. Akılda kalan tek icraatı çorba dağıtımı ve sosyal yardımlar. Bakmayın siz çok abartıldığına; o sosyal yardımlar bile Gökçek döneminin gerisinde kaldı.
Bugün Ankara Büyükşehir Belediyesi, SGK'ya en borçlu belediye olma vasfı ile öne çıkıyor. Çalışanın aylığından kestiği parayı bile ödemiyor. Ama "Emekli aylıkları çok düşük" deyip, bunun üzerinden siyaset yapmayı iyi biliyor.
Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise, bir başka facia! Orada da iş yok, laf ve reklam çok...
***
Biraz da diğer CHP belediyelerine bakalım.
İlk örnek, son seçimde CHP'ye geçen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi:
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2020 Yılında kentsel dönüşüm yapılması şartı ile Belediyeye 150 bin metrekarelik bir araziyi bedelsiz olarak devretti. Belediye CHP'ye geçtikten sonra ne yaptı dersiniz?
1 milyar 200 milyon lira değer biçildiği söylenen o araziyi satışa çıkardı. Henüz yeni, bir hafta önce kurulan bir şirkete, dörtte biri fiyatına, 320 milyon liraya devretti. O şirket de hemen harekete geçip, daha ruhsat bile almadan olmayan dairelerin satışı için bir reklam kampanyası başlattı.
Olmaz böyle şey, ama oldu!
Doğal olarak bu satış mahkemeye gidecek. Muhtemelen CHP'li Belediye de "Çalıştırılmıyoruz, engelleniyoruz" diye bağıracak. Hep öyle oluyor çünkü! SGK'nın ve emeklinin hakkı olan ödenmeyen primler tahsil edilmek istendiğinde öyle yapmadılar mı?
Bir başka örnek de CHP'li Çeşme Belediyesinden: Başkan Lal Denizli, belediyenin taşınmazlarını sata sata bitiremedi. Bu defa da Belediyeye ait 9 adet taşınmazı 38 milyon lira muammen bedelle satışa çıkarttı.
O kadar çok örnek var ki...
Dün neyi eleştirmişlerse, onu yapıyor CHP'li belediyeler bugün. "Dur, olmaz, yapamazsın" denildiğinde de "Çalıştırılmıyor, engelleniyoruz" diye bağırıyorlar. Çalışmaktan anladıkları ise yukarıda verdiğim örnekler!
Belediyeler böyle de CHP Genel Merkezi farklı mı? Orası da evlere şenlik! Bütün Dünya, Türkiye'nin Suriye'de elde ettiği başarıya parmak ısırırken, CHP Sözcüsü Deniz Yücel kirletmek için açılamalar yapıyor. Bunu da gerçekleri çarpıtarak, Atatürk'ün sırtından gerçekleştirmeye çalışıyor. O mirası da hovardaca yiyip bitirdi CHP.