BOK Sineği

GÜNDEM 11.12.2023 - 16:53, Güncelleme: 14.02.2024 - 06:37 1104+ kez okundu.
 

BOK Sineği

Her seçimde halktan tokat üstüne tokat yiyen solak mahallede “kardeş kavgaları” bitmek bilmiyor… AK Parti icraat yaparken didişmeyi tercih eden muhalif kesimde, bu defa da Birgün gazetesi yazarı Yasin Durak ile Celal Şengör birbirine girdi. Durak, “Celal Şengör bir bok sineğidir! Daha fazlası değil, lakin daha azı olabilir… Atatürkçülük, cumhuriyetçilik, laiklik işte böyle maymunların temsilinde sunuluyor” gibi çok ağır ifadeler kullandığı olay yazısında özetle şunları kaydetti:

“Evvela kendinden büyük bir sineğin üzerine pislemesi gerekir bir sineğin büyümek için; Anadolu’da bununla ilgili bir deyiş de vardır keza…   Sinekler ilginçtirler, çocukken her yerine ip bağlayıp bacaklarını kopararak onları ölene kadar uçturan arkadaşlarımız olurdu, bu denli bir sadistliği anlamazdık. Kızardık. Hâlâ daha kızarız! Fakat sinek de sinekliğini bilmeli be yahu! Bokun üstüne konduktan sonra ekmeğin üstüne gelmemeli; değil mi?  Mesnevi’de kendini pek görkemli zanneden bir sineğin gafletini yazmıştı Mevlana: Çiftlikteki tezeklerin üstünden kalkan bir sinek rüzgârın tesiriyle kanat bile çırpmadan kazandığı irtifayı “En-el Hakk’ın takdiri” sanadurur biteviye. Pek övünür, pek bir şey sanır kendini. Uçar da uçar, kanat bile çırpmadan. En son bir eşeğin sidiğinin birikintisinin üzerindeki saman çöpüne konar ki o an azıcık yaylandığında kendini en muteber kaptan-ı derya sanmaya başlar, iki sallanırken der ki: “Bak şu rüzgâra, bak şu dalgalara, nasıl da başa çıkıyorum hepsiyle, kuşkusuz; deryaların en muzaffer kaptanı benim!”      İddiayı baştan verelim: Celal Şengör bir bok sineğidir! Daha fazlası değil, lakin daha azı olabilir…  Zat-ı muhterem “biliminsanı” kisvesinde sürdürdüğü medya maymunluğu kariyerine yeni bir not daha düştü; Fransız devrimi hakkında! Dedi ki “ayaktakımına iktidarı verirsen işte bugünkü dünya olur”. Ne denli kolay böyle beylik cümleleri kurmak böylesi cahil bir dünyada değil mi? Üstelik tam da cehaleti eleştirirken…      Tarih atıp tutmaya gelmez. Lakin bu Celal gibiler alıştılar bol keseden atmaya! Türkiye yakın tarihinin en büyük yüksekten atmalarını izliyoruz televizyonlarda; özellikle son on yıldır! Celal gibiler bunun başını çekiyor. Sorsan Atatürkçü; sorsan cumhuriyetçiler! Fakat tam da bu cihetle iktidarın ekmeğine yağ sürüyorlar: Atatürkçülük, cumhuriyetçilik, laiklik işte böyle maymunlarım temsilinde sunuluyor. Bence bu bir sorun. Üstelik kısa zamanda bertaraf edilmesi gereken bir sorun.    
Her seçimde halktan tokat üstüne tokat yiyen solak mahallede “kardeş kavgaları” bitmek bilmiyor… AK Parti icraat yaparken didişmeyi tercih eden muhalif kesimde, bu defa da Birgün gazetesi yazarı Yasin Durak ile Celal Şengör birbirine girdi. Durak, “Celal Şengör bir bok sineğidir! Daha fazlası değil, lakin daha azı olabilir… Atatürkçülük, cumhuriyetçilik, laiklik işte böyle maymunların temsilinde sunuluyor” gibi çok ağır ifadeler kullandığı olay yazısında özetle şunları kaydetti:

“Evvela kendinden büyük bir sineğin üzerine pislemesi gerekir bir sineğin büyümek için; Anadolu’da bununla ilgili bir deyiş de vardır keza…   Sinekler ilginçtirler, çocukken her yerine ip bağlayıp bacaklarını kopararak onları ölene kadar uçturan arkadaşlarımız olurdu, bu denli bir sadistliği anlamazdık. Kızardık. Hâlâ daha kızarız! Fakat sinek de sinekliğini bilmeli be yahu! Bokun üstüne konduktan sonra ekmeğin üstüne gelmemeli; değil mi?  Mesnevi’de kendini pek görkemli zanneden bir sineğin gafletini yazmıştı Mevlana: Çiftlikteki tezeklerin üstünden kalkan bir sinek rüzgârın tesiriyle kanat bile çırpmadan kazandığı irtifayı “En-el Hakk’ın takdiri” sanadurur biteviye. Pek övünür, pek bir şey sanır kendini. Uçar da uçar, kanat bile çırpmadan. En son bir eşeğin sidiğinin birikintisinin üzerindeki saman çöpüne konar ki o an azıcık yaylandığında kendini en muteber kaptan-ı derya sanmaya başlar, iki sallanırken der ki: “Bak şu rüzgâra, bak şu dalgalara, nasıl da başa çıkıyorum hepsiyle, kuşkusuz; deryaların en muzaffer kaptanı benim!” 


   
İddiayı baştan verelim: Celal Şengör bir bok sineğidir! Daha fazlası değil, lakin daha azı olabilir…  Zat-ı muhterem “biliminsanı” kisvesinde sürdürdüğü medya maymunluğu kariyerine yeni bir not daha düştü; Fransız devrimi hakkında! Dedi ki “ayaktakımına iktidarı verirsen işte bugünkü dünya olur”. Ne denli kolay böyle beylik cümleleri kurmak böylesi cahil bir dünyada değil mi? Üstelik tam da cehaleti eleştirirken… 

   
Tarih atıp tutmaya gelmez. Lakin bu Celal gibiler alıştılar bol keseden atmaya! Türkiye yakın tarihinin en büyük yüksekten atmalarını izliyoruz televizyonlarda; özellikle son on yıldır! Celal gibiler bunun başını çekiyor. Sorsan Atatürkçü; sorsan cumhuriyetçiler! Fakat tam da bu cihetle iktidarın ekmeğine yağ sürüyorlar: Atatürkçülük, cumhuriyetçilik, laiklik işte böyle maymunlarım temsilinde sunuluyor. Bence bu bir sorun. Üstelik kısa zamanda bertaraf edilmesi gereken bir sorun.  

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve turkishdailynews.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.