4. Müddessir Süresi

1.Ey giysisine bürünüp kenara çekilen kalk da uyar, Rabbinin yüceliğini duyur. Temizle giysilerini, uzaklaştır kendinden pisliği. Yaptığın iyiliği çok bularak başa kakma. Ve benliğini yalnız Rabbin için dayanıklı kıl.  2.O boruya üfürüldüğünde, işte o gün çok zorlu, çok çetin bir gündür. Küfre batmışlar için hiç de kolay değildir. Beni, yarattığım kulumu baş başa bırak! 3.Hesapsız mallar verdim kullarıma. Göz doyurucu oğullar verdim. Kullarım için alabildiğine imkânlar döşedim. Tüm bunlardan sonra hırs ile daha da artırmamı istiyorsun. 4.Hayır, iş sanıldığı gibi değil! O kullarım benim ayetlerime karşı bir inatçı kesildi. Ben onları dik bir yola süreceğim. 5.Derin derin düşündü o; ölçtü ve biçti. Kahrolası, nasıl bir ölçü kullandı! Bir kez daha kahrolası, nasıl bir ölçü kullandı? Sonra baktı yüzünü buruşturdu, kaşlarını çattı sonra da arkasını döndü ve böbürlendive Şöyle dedi: Bu, rivayet edilerek gelen bir büyüden başka şey değil. İnsan sözünden başka bir şey değil bu. 6.Onu Sekar'a fırlatacağım. Bilir misin nedir Sekar? Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmemezlikten gelmez o. İnsanlar için tablolar ve levhalar vede ekranlar sunandır ve üzerinde ondokuz vardır onun. 7.Ben, cehennemin görevlerini meleklere verdim. 8.Ve ben, onların sayılarını da küfre sapanlar için bir imtihandan başka şey yapmadım ki, kendilerine kitap verilenler iyice ve apaçık bilsinler ve iman etmiş olanların imanı artsın ve kendilerine kitap verilmiş olanlarla iman sahipleri kuşkuya düşmesin. Kalplerinde hastalık olanlarla küfre sapmış bulunanlar da; Allah bununla neyi örneklendirmek istiyor desinler. 9.İşte böyle. Allah, dilediğini ve dileyeni saptırır, dilediğini ve dileyeni de doğruya ve güzele ulaştırır. Rabbinin ordularını ancak o bilir. Bu, insan için bir öğüt verici ve düşündürücüden başka şey değildir. 10.Hayır, sandıkları gibi değil! Yemin olsun geceye, sırtını döndüğünde; Yemin olsun sabaha, ağarıp aydınlandığında ki o gerçekten en büyüklerden biridir. İnsan için bir uyarıcıdır. Sizden, öne geçmek yahut arkaya kalmak ve erken davranmak yahut gecikmek isteyen için. Her benlik öz kazancının bir karşılığıdır. Uğur ve bereket çalışanı müstesna. 11.Bahçelerdedirler ve birbirlerine suçlular hakkında soru soruyorlar, Sizi Sekar'a sürükleyen nedir? Cevap verdiler: Namaz kılıp dua edenlerden değildik. Yoksulu yedirip doyurmuyor, boş lakırdılara dalanlarla dalar giderdik. Din gününü yalanlıyorduk. Nihayet, tartışılmaz ve karşı çıkılmaz bilgi önümüze dikildi. Artık yarar sağlamaz onlara şefaatçilerin şefaati. 12.Ne oluyor onlara da öğüt verip düşündüren şeyden yüz çeviriyorlar? Sağa ve sola kaçışan yaban eşekleri gibidirler, Arslandan ürkmüşlerdir.   13.İçlerinden her kişi de istiyor ki, kendisine açılıp saçılmış sayfalar verilsin. Hayır, öyle şey olmaz! Doğrusu şu ki, âhiretten korkmuyorlar. 14.Hayır, iş, sandıkları gibi değil! O bir öğüt verici ve bir düşündürücüdür. Dileyen düşünür onu, öğüt alır. Fakat onlar, Allah'ın dilediği dışında, öğüt alamazlar. Sakındırmaya ve affetmeye ehil olan Allah'tır.