Sedat Kadiroğulları
Köşe Yazarı
Sedat Kadiroğulları
 

Yüce ALLAH'a Büyük İftira ( Recm )

Mezhepsel Hadis dinleri ALLAH’a büyük iftira atarak  Kuran’nın ayetini iptal etmeye çalışılmış ve İslam dinine taşlayarak öldürme gibi bir ilaveyi yapılmıştır. Fakat asıl dehşetli olan şudur ki; sırf recmin, yani zina eden evlilerin taşlayarak öldürmesinin haklı çıkartılması için, Kuran’ın eksik olduğu, aslında “recm ayeti”nin var olup, bu ayetin keçi tarafından yenilip yok edildiği, söylenecek kadar ileri gidilmiştir.   Yaratan ALLAH’a büyük iftira olan “recm’i” tüm mezhepsel hadis dinleri savunur. Yani midye ve karidesi yemenin haramlığını, erkeklerin altın ve ipek giymesinin kötülüğünü, müzik dinlemenin ve resim yapmanın yasaklığını savunan Ehli Sünnet mezhepsel hadis dinleri;olan  Hanefiler, Şafiler, Malikiler, Hanbeliler ile Şii mezhepsel dinlerde aynı zamanda recmi,  istisnasız tüm Mezhepsel Hadis dinşeri, savunur.   Eğer bu mezhepsel hadis dinlerinin hatası iyice anlaşılırsa; o zaman, Kuran’da olmayan ipeğin ve altının yasaklığının, haremlik-selamlığın ve diğerlerinin de İslam dinin kutsalı Kuran da  olmadığı daha iyi anlaşılır.   Mezhepsel hadis dinleri recmi haklı çıkartmak için Kuran’ın eksik olduğunu, recm ile ilgili ayetin, bir keçi bu Kuran ayetini yemeden önce Kuran’da olduğunu bile söyleyebilmişlerdir.   Her şeyden önce İslamın kutsalı Kuran-ı Kerim’de zinanın cezası belirtilmiştir.   Kuran’da belirtilen bir konuda Kuran’ın hükmü ile çelişen bir hüküm ortaya atmak; ALLAH’a isyan niteliğindedir. Zina eden kadın ve zina eden erkeğin ciltlerine yüz vuruş vurun. Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah’ın dini konusunda bunlara acıma duygusu sizi yakalamasın. Müminlerden bir grup da bunların cezalarına tanık olsun. Nur Suresi    İslamın Kuran’nında geçen ayette zinanın cezası yüz celde olarak geçer. Arapçada “celde” kelimesi, cildi incitecek bir değnek manasındadır. Bu ceza için Arapçada “asa, minsee” (sopa, değnek) kelimelerinin geçmemesi, ayette bir grubun bu cezaya şahitlik etmesinin istenmesi, suçlunun canını acıtmaktan çok toplum önünde teşhir edilerek cezalandırılmasının hedeflendiğini gösterir. İslamın kutsalı Kuran’da zinanın ispatı için dört şahit gerekir. İslam’da özel mülkiyetin dokunulmazlığının olduğunu düşünürsek, aslında gizlice zina yapanları dört kişinin cinsel ilişki anında görmesi çok zordur. Fakat bu ceza; alenen zinayı, genelevler şeklinde yapılanmaları yok edecek bir uygulamadır. Allah, bu uygulama için bile “Allah’ın dini konusunda bunlara acıma duygusu size yakalamasın” demektedir. Peki, nasıl olur da, recm, yani taşlayarak öldürme gibi çok şiddetli bir ceza, hem de bu konunun hükmü Kuran’da açıkça belirtilmişken, nasıl gerçek olabilir? Üstelik bu ayetten bir önceki Nur Suresi 1. ayette, bu surenin ayetlerinin farz ve apaçık olduğu söylenir. Bu; kelime sıkıntısı çekmeyen ( Lokman Suresi ), en iyi yasa koyucu olan ( Maide Suresi ), unutkan olmayan (Meryem Suresi ), Kuran’ı detaylı bir şekilde indiren (Hud Suresi ) Allah’ın yasasıdır. Gelin şimdi de mezhepçi hadis din yaklaşımı benimseyenlerin, uydurdukları dindeki recm uygulamasını inceleyelim.   KEÇİ KURAN AYETİNİ YOK EDİYOR Recmi topluma kabul ettirmeye çalışan recm savunucuları, yalanlarını halka kabul ettirmek için bir hikâye de uydurdular. Bu hikâyeye göre recm ile ilgili Kuran ayetleri sayfalara yazılı şekilde Hz. Ayşe’nin evindeydi. Peygamberimiz’in vefatından sonra odaya giren aç bir keçi bu ayetleri yemiştir. Böylece keçi bu ayetleri neshetmiştir, yani hükmünü kaldırmıştır. Bu hikâyeyi İbni Mace Nikâh 36 veya Hanbel 5/131, 132, 183 ve 6/269’da bulabilirsiniz.) Peygamberimiz’in vefatından sonra hem tamamlanmış, hem ezbere bilinen Kuran’ın bir ayeti hem de bir keçinin yemesi suretiyle nasıl ortadan kalkar? Mezhepçi Hadis dinlerine göre “ âlim” olan İbni Kuteybe, konuya şu cümlesiyle giriş yaparak açıklık getirir: “Keçi mübarek bir hayvandır.” Devamında ise bu “âlim”, keçinin faziletlerini açıklar ki konu iyice anlaşılsın. Sonra da şu ilginç cümlesiyle konuyu bağlar: “Ad ve Semud kavimlerini ortadan kaldıran Allah, bir ayetini keçiye yedirerek kaldıramaz mı?” Allah’ı inkâr eden bu iki kavmi Kuran ayetlerine benzeten İbni Kuteybe; böylece geleneksel, hadisçi, mezhepçi tutarsız yaklaşımlarına iyi bir örnek oluşturmaktadır. Mezhepsel Hadis kitaplarının, Hz. Ömer’e iftira olan, bir hadisiyse şöyledir: Bu izahta da, Kuran’da mevcut olmayan fakat bazılarınca sürdürülmek istenen recm geleneğine dayanak oluşturma gayretinin, nasıl Kuran’a iftiralar atmaya kadar uzanmış olduğunu gözlemliyoruz.   Bir rivayete göre Hz. Ömer döneminde Kuran’da recm yoktu, öbür rivayette ise Hz. Osman döneminde Kuran’a yazılmadı denir. Başka bir rivayette ayet keçi yüzünden ortadan kalkar. Diğer yandan maymunların recminden ve sahabelerin buna katıldığı komedisinden bahsedilir. Üstelik Kuran’daki açık hüküm yok sayılır. Neresine el atılırsa mantıksızlık ve çelişki olan bu konu, geleneksel mezhepçi yaklaşımın kurucularının sıkışınca nasıl Kuran-ı Kerim’e iftiralar attıklarını da göstermektedir.   Kuran’a göre Kuran yeterlidir ve dinin tek kaynağıdır. Mezhepsel Hadis din kitaplarına göreyse Kuran eksiktir; “aç ve mübarek bir keçi” Kuran’ı yiyip eksiltmiştir! Lütfen, mezhepleri benimseyen ve bu konudan habersiz çoğunluğun içindeyseniz, bu konuyu iyice araştırın. Her şeyin doğrusunu Yaratan Yüce ALLAH bilir !  
Ekleme Tarihi: 23 Mart 2022 - Çarşamba
Sedat Kadiroğulları

Yüce ALLAH'a Büyük İftira ( Recm )

Mezhepsel Hadis dinleri ALLAH’a büyük iftira atarak  Kuran’nın ayetini iptal etmeye çalışılmış ve İslam dinine taşlayarak öldürme gibi bir ilaveyi yapılmıştır. Fakat asıl dehşetli olan şudur ki; sırf recmin, yani zina eden evlilerin taşlayarak öldürmesinin haklı çıkartılması için, Kuran’ın eksik olduğu, aslında “recm ayeti”nin var olup, bu ayetin keçi tarafından yenilip yok edildiği, söylenecek kadar ileri gidilmiştir.
 

Yaratan ALLAH’a büyük iftira olan “recm’i” tüm mezhepsel hadis dinleri savunur.
Yani midye ve karidesi yemenin haramlığını, erkeklerin altın ve ipek giymesinin kötülüğünü, müzik dinlemenin ve resim yapmanın yasaklığını savunan Ehli Sünnet mezhepsel hadis dinleri;olan  Hanefiler, Şafiler, Malikiler, Hanbeliler ile Şii mezhepsel dinlerde aynı zamanda recmi,  istisnasız tüm Mezhepsel Hadis dinşeri, savunur.
 

Eğer bu mezhepsel hadis dinlerinin hatası iyice anlaşılırsa; o zaman, Kuran’da olmayan ipeğin ve altının yasaklığının, haremlik-selamlığın ve diğerlerinin de İslam dinin kutsalı Kuran da  olmadığı daha iyi anlaşılır.
 

Mezhepsel hadis dinleri recmi haklı çıkartmak için Kuran’ın eksik olduğunu, recm ile ilgili ayetin, bir keçi bu Kuran ayetini yemeden önce Kuran’da olduğunu bile söyleyebilmişlerdir.
 

Her şeyden önce İslamın kutsalı Kuran-ı Kerim’de zinanın cezası belirtilmiştir.
 

Kuran’da belirtilen bir konuda Kuran’ın hükmü ile çelişen bir hüküm ortaya atmak; ALLAH’a isyan niteliğindedir.

Zina eden kadın ve zina eden erkeğin ciltlerine yüz vuruş vurun.
Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah’ın dini konusunda bunlara acıma duygusu sizi yakalamasın. Müminlerden bir grup da bunların cezalarına tanık olsun.
Nur Suresi 

 

İslamın Kuran’nında geçen ayette zinanın cezası yüz celde olarak geçer. Arapçada “celde” kelimesi, cildi incitecek bir değnek manasındadır. Bu ceza için Arapçada “asa, minsee” (sopa, değnek) kelimelerinin geçmemesi, ayette bir grubun bu cezaya şahitlik etmesinin istenmesi, suçlunun canını acıtmaktan çok toplum önünde teşhir edilerek cezalandırılmasının hedeflendiğini gösterir.

İslamın kutsalı Kuran’da zinanın ispatı için dört şahit gerekir.
İslam’da özel mülkiyetin dokunulmazlığının olduğunu düşünürsek, aslında gizlice zina yapanları dört kişinin cinsel ilişki anında görmesi çok zordur. Fakat bu ceza; alenen zinayı, genelevler şeklinde yapılanmaları yok edecek bir uygulamadır. Allah, bu uygulama için bile “Allah’ın dini konusunda bunlara acıma duygusu size yakalamasın” demektedir.

Peki, nasıl olur da, recm, yani taşlayarak öldürme gibi çok şiddetli bir ceza, hem de bu konunun hükmü Kuran’da açıkça belirtilmişken, nasıl gerçek olabilir? Üstelik bu ayetten bir önceki Nur Suresi 1. ayette, bu surenin ayetlerinin farz ve apaçık olduğu söylenir.

Bu; kelime sıkıntısı çekmeyen ( Lokman Suresi ), en iyi yasa koyucu olan ( Maide Suresi ), unutkan olmayan (Meryem Suresi ), Kuran’ı detaylı bir şekilde indiren (Hud Suresi )
Allah’ın yasasıdır. Gelin şimdi de mezhepçi hadis din yaklaşımı benimseyenlerin, uydurdukları dindeki recm uygulamasını inceleyelim.

 

KEÇİ KURAN AYETİNİ YOK EDİYOR

Recmi topluma kabul ettirmeye çalışan recm savunucuları, yalanlarını halka kabul ettirmek için bir hikâye de uydurdular. Bu hikâyeye göre recm ile ilgili Kuran ayetleri sayfalara yazılı şekilde Hz. Ayşe’nin evindeydi. Peygamberimiz’in vefatından sonra odaya giren aç bir keçi bu ayetleri yemiştir. Böylece keçi bu ayetleri neshetmiştir, yani hükmünü kaldırmıştır.

Bu hikâyeyi İbni Mace Nikâh 36 veya Hanbel 5/131, 132, 183 ve 6/269’da bulabilirsiniz.)


Peygamberimiz’in vefatından sonra hem tamamlanmış, hem ezbere bilinen Kuran’ın bir ayeti hem de bir keçinin yemesi suretiyle nasıl ortadan kalkar?

Mezhepçi Hadis dinlerine göre “ âlim” olan İbni Kuteybe, konuya şu cümlesiyle giriş yaparak açıklık getirir: “Keçi mübarek bir hayvandır.” Devamında ise bu “âlim”, keçinin faziletlerini açıklar ki konu iyice anlaşılsın. Sonra da şu ilginç cümlesiyle konuyu bağlar: “Ad ve Semud kavimlerini ortadan kaldıran Allah, bir ayetini keçiye yedirerek kaldıramaz mı?” Allah’ı inkâr eden bu iki kavmi Kuran ayetlerine benzeten İbni Kuteybe; böylece geleneksel, hadisçi, mezhepçi tutarsız yaklaşımlarına iyi bir örnek oluşturmaktadır.

Mezhepsel Hadis kitaplarının, Hz. Ömer’e iftira olan, bir hadisiyse şöyledir: Bu izahta da, Kuran’da mevcut olmayan fakat bazılarınca sürdürülmek istenen recm geleneğine dayanak oluşturma gayretinin, nasıl Kuran’a iftiralar atmaya kadar uzanmış olduğunu gözlemliyoruz.
 

Bir rivayete göre Hz. Ömer döneminde Kuran’da recm yoktu, öbür rivayette ise Hz. Osman döneminde Kuran’a yazılmadı denir. Başka bir rivayette ayet keçi yüzünden ortadan kalkar. Diğer yandan maymunların recminden ve sahabelerin buna katıldığı komedisinden bahsedilir. Üstelik Kuran’daki açık hüküm yok sayılır. Neresine el atılırsa mantıksızlık ve çelişki olan bu konu, geleneksel mezhepçi yaklaşımın kurucularının sıkışınca nasıl Kuran-ı Kerim’e iftiralar attıklarını da göstermektedir.
 

Kuran’a göre Kuran yeterlidir ve dinin tek kaynağıdır.


Mezhepsel Hadis din kitaplarına göreyse Kuran eksiktir; “aç ve mübarek bir keçi” Kuran’ı yiyip eksiltmiştir! Lütfen, mezhepleri benimseyen ve bu konudan habersiz çoğunluğun içindeyseniz, bu konuyu iyice araştırın.


Her şeyin doğrusunu Yaratan Yüce ALLAH bilir !

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve turkishdailynews.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.