İslamın temel hedefi insandır.
İnsanı hayatla, kendisiyle çelişkiye götürmenin sonu ise hüsrandır.
İslam’ın gerçek yapısında çelişkilere yer yoktur. Oysa “uydurulmuş mezhepsel hadis dinlerinde” çelişkiler ve mantıksızlık, akıl dışılık vardır. Allah’ın insan yaratılışının özüne uygun bir sistem olarak tanıttığı dinin, insan yaratılışının özüyle ve yaratılışın en büyük nimeti olan akılla çelişmesi asla düşünülemez.
O halde sen yüzünü bir tek tanrıcı olarak dine; Allah’ın insanları oluşturma şekli olan fıtrata çevir. Allah’ın yaratmasında bir değişiklik yoktur. İşte dosdoğru din budur. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar.
Rum Suresi
Din adına tek hüküm koyucu Allah’tır.
Allah, mesajlarını insanlığa, Kuran vasıtasıyla eksiksiz, çelişkisiz, ayrıntılı, tam ve açık bir şekilde göndermiştir. Bu ise Kuran’ın sunduğu hususları belirleyip, Kuran’ın anlattığı şekilde İslam’ı kabul etmek, Allah dışında hiçbir kimsenin hüküm koyucu olarak kabul edilmemesi demektir.
Kuran’ı insanlara ileten, ilk Müslümanları örgütleyip, kendisi de dini konularda yalnız Kuran’a uyan Peygamberimiz, Kuran’ın dışında bir dini kaynağı insanlara sunmamış ve yazdırmamıştır.
Peygamber’in söylemiş olduğu iddia edilen bir söz veya bir yorum Kuran’la çelişir, dine ilave veya eksiltme yaparsa, bu söz veya yorum hem dine, hem de Peygamberimiz’e iftiradır.
Falanca kırılır, filanca hakkımızda ileri geri konuşur diye din adına uydurulanları ve Peygamberimiz’e atılan iftiraları göz önüne sermekten de kaçınmam. Allah’ın razı olacağı şekliyle İslam’ı anlama yolunda ufak bir katkıda dahi bulunur siz okuyucularıma bir şeyler kazandırabilirsem çok mutlu olurum.
Her şeyin doğrusunu yanlız Yaratan Yüce Allah bilir..