İsrail Askeri Katilleri Beslemek Türkiye’ye Yakışmıyor

Barbar İsrail’in Gazze’de uyguladığı zulüm yürekleri dağlıyor. Dünyanın seyirci kaldığı bu zulme ortak olan Türk pasaportlu Siyonistlere ise öfke büyüyor. Hem İsrail hem de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve Binyamin Netanyahu’nun ordusunda görev alan caniler hakkında yasal işlem yapılmaması maşeri vicdanı yaralıyor. Kamuoyu, çifte vatandaş olup mazlum kanı döken katillerin bir bir belirlenip yargılanmalarını bekliyor. HÜDAPAR’dan yakın zamanda “Çifte vatandaş olup Gazze’yi yerle bir edenleri vatandaşlıktan çıkaralım” çağrısı geldi. Hodri Meydan Dergisi’nin sahibi Hasret Yıldırım da İsrail’e katıldığını sosyal medya paylaşımlarıyla tespit ettiği çifte vatandaşlarla alâkalı Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılık tarafından evvela soruşturmaya yer olmadığına karar verildi. Yıldırım’ın itirazının ardından soruşturma açılmasına hükmedildi. Yıldırım, başvurusuna ilişkin “Bebekleri katleden, savaş suçu işleyen bu çifte vatandaşlar yargılanmalıdır” dedi.   Türk siyonistler! Konuyla alakalı Akit’e konuşan Gazeteci-Yazar Sinami Orhan da şunları söyledi: “İkinci Harp’e kadar neredeyse tüm ülkelerde sorun olarak görülen Yahudiler, ‘holokost şeyi’ sonrasında üzerlerinde sırıtan bir ‘mazlumiyet postu’na büründürüldüler. Bunların harp esnasında ve sonrasında Filistin, Mısır bölgesinde hem İngiliz hem de Almanlarla iş birliği yapan, birçok katliama imza atan silahlı örgütler kurdukları unutuldu. Çünkü bunlar ‘mazlumlardı’ (!) Bunları, Yahudi Yazar Rıfat Bali yazmasa haberimizin olmayacağı, ‘Betar’ isimli yasadışı Siyonist örgütü Türkiye’de de kurduklarını öğrenemeyecektik. Bu örgütün ülkemizde nasıl bir faaliyette bulunduğuna dair bilgimiz yok ama lideri ve aynı zamanda Yahudi Cemaati Başkanı Bensiyon Pinto’yu, İBB, CHP’li Nurettin Sözen idaresindeyken ortaya çıkan ‘İSKİ Skandalı’nın baş aktörü olarak gördük. Hem Türkiye hem İsrail vatandaşı olan Yahudilerin, BM kararlarına rağmen Gazze’de katliama katıldıklarını işaret eden sosyal medya açıklamalarına da bu sebeple şaşırmamak gerekiyor. Türkiye ile İsrail arasında bir harp gerçekleşse, bu Siyonist Yahudilerin hangi safta yer alacakları da şüpheden uzaktır. Türkiye Yahudi Cemaati’nin sessizliği de oldukça anlamlıdır.”   Tablo çok vahim Araştırmacı-Yazar Mehmet Fırat ise, şunları dile getirdi: “Türkiye’de Soyadı Kanunu’yla Türk ismi verilmiş sayısını bilmediğimiz çok sayıda Yahudi, Sabatay, dönme, kripto vatandaş bulunmaktadır. Siyonist terör örgütü İsrail’e mensup çifte vatandaşlar acilen vatandaşlıktan çıkarılmalıdır ve savaş suçlarına iştirakten yargılanmalıdır. Tablo çok vahimdir. Gazeteci Yazar Yılmaz Bilgen’in haberine göre 4 bin Türk pasaportu taşıyan Siyonist, İsrail’e savaşmaya gitmiş ve bunlardan 400 tanesi de Türkiye’de ikamet etmekteymiş. Kuşatma altındayız! Bu teröristleri yargılamadığımız sürece içimizdeki dönme, kripto elemanlar üzerinden yapılan kontra saldırıları engelleyemeyiz. Kimi zaman siyasetçi, kimi zaman işadamı, kimi zaman sanatçı, kimi zaman akademisyen, kimi zaman asker olarak karşımıza çıkan bu tayfa ve devşirmeleri en ufak bir menfaat yahut prestij kaybına karşı harekete geçip ateşe benzin dökmektedirler.   Kayseri bile bunların işi Son yaşanan Kayseri’de başlayıp pek çok yere sirayet eden faşist, ırkçı saldırılar bunun son örneğidir! Büyük Doğu Akıncılar Derneği Başkanı Mehmet Ali Bayram’ın uyarıları haklıdır. Bugüne kadar her on senede bir darbeler yaparak halkın iradesine boyunduruk vurmaya kalkanlar, bu son dönemeçte iç savaş çıkarıp ülkeyi Siyonist Batı emperyalistlerinin işgaline zemin hazırlamaktadırlar! Safları sık tutalım ve dik duralım! Selahattin Demirtaş hakkında yapılan hukuki işlemin benzeri Ümit Özdağ’a da uygulanmalıdır.”