Cumhur huzur, zillet kaos peşinde

Altındağ ve Konya’daki olaylar, yangın ve seller derken sınır hattına mülteci akınını bile toplumun huzurunu kaçırmak için kullanmaktan geri durmuyorlar...   Projeleri yok iftiralara sarılıyorlar Türk siyasetinin ruhet-i halini yorumlayan Siyaset Bilimci Ferhat Çakır, şu değerlendirmede bulundu: “AK Parti ve MHP’nin açıklamaları sağduyulu ve toplumsal birlikteliği baz alan açıklamalar. Oysa millet ittifakında aynı tavrı göremiyoruz. Bilakis sürekli olarak toplumu gerici ve kutuplaştırıcı bir dil kullanılıyor. Yalanlar üzerinden siyaset yapılıyor. Bu tavır muhalefet diliyle de açıklanamaz. Halkın önüne koyacakları bir projeleri olmadığı, Türkiye’nin geleceğine dair bir düşünceleri olmadığı için toplumsal acılardan rant devşirerek iktidar olmanın derdindeler. Bunu yaparken de mülteciler hedef göstermekten, hiçbir gerçeklik payı olmayan iddiaları servis etmekten ve milleti karşı karşıya getirmekten asla çekinmiyorlar.”   Bu tavır millete düşmanlıktır Araştırmacı Yazar Ercan Çifci de, şunları ifade etti: “Bunlar sadece Erdoğan’a muhalif değiller; bu ülkenin insanına, toprağına da muhalifler. Üç beş tane kişiyi yanlarına alıp gittikleri yerde olay çıkarmak, yangından selden mağdur olmuş insanları devlete karşı kışkırtmak, mülteciler üzerinden faşist kurgular tezgâhlayıp gençleri birbirine kırdırmak bunların artık gündelik işleri oldu. Ne devlet ne iktidar ne de halk bu tarz provokasyonlara prim vermemelidir. İnsan hayret ediyor; hangi ülkeye giderseniz gidin; yangın, deprem, sel, terör gibi hadiseler o ülkenin siyasetçilerini ve bürokratlarını bir araya getirir. Birlikten kuvvet doğar hesabı, ortak hareket ederler. Ama bu ülkede kendini, yaşadığı ülkenin nizamını, milletin birliğini, geleceğini bozmaya adamış bir muhalefet var. Milletin dikkatini mülteciler üzerine çeker ve iktidarı da onunla meşgul ederken, belediyeler usulüne uygun olarak soyuluyor ve yağmalanıyor olabilir.”