Hüseyin Mesut Alver, savunma sanayisi alanında yerli ve milli projeler üretecekleri iddiasıyla bir şirket kurdu. Telsiz kodu kullanan, koruma ordusuyla gezen, çakarlı araç kullanan Alver, Türkiye’nin en önemli mühendislerini şirketine transfer etti. Ancak Alver’in dolandırıcı olduğu, şirketleri tehdit ederek yaklaşık 10 milyon liralık vurgun yaptığı tespit edildi.

Kamuda kısa süre çalışan Hüseyin Mesut Alver, Ankara’da elçilik olarak kullanılan Sipahi Köşkü’nü kiralayıp şirket binası yaptı. Savunma sanayisi alanında ‘yerli ve milli’ projeler üreteceklerini belirterek bu alanda Türkiye’nin en önemli mühendislerini de işe aldı. Telsiz kodu kullanan, koruma ordusuyla gezip, eskort eşliğinde trafiğe çıkan Alver’in, 10 milyon liralık vurgun yaptığı bildirildi. ‘TR-STS Savunma ve Harp Sanayisi Genel Müdürlüğü’ adlı bir şirket kuran Alver’in şirketine Savunma Sanayiisi Başkanlığı’nın bir alt kuruluşu imajı verdiği, şirketin logosu ile tabelalarını kamu kurumu izlenimi verecek şekilde dizayn ettiği belirlendi. Savunma sanayii ile iş yapan bir çok şirket sahibini tehdit edip, “Devlet ile bağlantılı çalışıyoruz” diyerek şirketlerine el koyduğu iddia edilen Alver’in, birçok şirketin hisselerini de üzerlerine aldıkları öğrenildi. Alver’in savunma sanayisi alanında ihale kazanan birçok şirketten de komisyon aldığı belirlendi.

ÇAKARLI ARABA

ELDEN ÖDEME

Alver, savunma sanayisine projeler geliştireceklerini anlatarak bu alanda Türkiye’nin en önemli mühendislerini de işe aldı. Uçak sanayisi teknolojisinde başarılarıyla bilinen mühendisleri yüksek maaş ile işe alan Alver, mühendislere maaşlarını banka yerine elden zarf içinde verdiği bildirildi. Mühendislerin “Neden bankalar üzerinden ödeme alamıyoruz?” yönündeki sorularına ise Alver’in “Gizli ve önemli projeler yürütüyoruz, deşifre olmamanız için elden ödeme yapıyoruz” dediği öğrenildi.

SAUNA VE HAVUZ

Alver, Uzun namlulu silahlarla korunan yüksek güvenlikli şirket binasına dinleme cihazı ve sinyal kesici ‘jammer’ler kurdu. İçinde havuz, sauna gibi özel bölümlerin bulunduğu köşk, uzun namlulu silahlarla ‘kale’ gibi korunuyordu. Alver’in birçok üst düzey bürokratı da köşkte törenle karşıladığı ve ağırladığı da belirlendi. Köşkün iç girişine “Bu tesiste NATO ve milli gizlilik dereceli projeler nedeniyle ses ve görüntü kaydı yapılmamaktadır” yazdıran Alver’in, makam katına çıkanların ise cep telefonlarının alındığı kaydedildi.

Kısa bir dönem kamuda çalışan Hüseyin Mesut Alver ile kurduğu şirketin müdürlüğünü yapan Serkan Yıldırım çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Alver ifadesinde, “Devletin üst kademesiyle çalışıyoruz, milli projeler yürütüyoruz. Kimseyi dolandırmadım, çok önemli projelerimiz vardı. Yakalamasaydınız projeleri başlatıyorduk” dedi. Savunma sanayisi alanında faaliyet gösteren 5 şirket ile işe aldığı 2 mühendis Alver’den şikayetçi oldu.