Milletten oy alamayan CHP, oy için terör örgütlerine bel bağlamış

Son dönemlerde iyice milli güvenlik sorunu haline gelen CHP, 15 Temmuz’un yıl dönümünün arifesinde 83 milyon vatandaşımıza meydan okuyan bir adım geldi. CHP’nin tepe yönetimi KHK kapsamında işten atılanlarla bir araya gelerek af sözü verdi. Terör örgütleriyle etkin mücadele 20 Temmuz da başlatılan OHAL uygulamasını ‘darbe’ olarak nitelendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, terör iltisakı nedeniyle ilişiği kesilmiş isimleri yeniden devlet kadrolarına alacağını deklare etti.

 

Şehitlerin kemikleri sızladı
15 Temmuz Gazileri Platformu Başkanı Erol Bulut, “Yakında 15 Temmuz gazilerimiz ve şehitlerimizi suçlayacaklar. Acaba iktidara geldiklerinde bizi mi hapse atacaklar? CHP içerisindeki vatansever ve ulusalcı kesimler uzaklaştırıldı. Bu toplantıyı ve açıklamaları kabul etmemiz mümkün değildir. Necip milletimiz bin yıldır bu topraklarda. Şehitlerimiz ve gazilerimizi unutuyorlar galiba bu sözleri verirken. Milletten oy isteyemeyenler, projelerle gelemeyenler terör örgütlerinden oy istiyorlar” dedi. Milletimizin provokasyona geçit vermeyeceğini kaydeden Bulut, “Milletimiz basiretlidir. Bu oyuna da müsaade etmeyecekler. Bu hadsiz açıklamayı kabul etmemiz mümkün değildir. Bu açıklama teröristlerin tamamını aklama girişimidir. 15 Temmuza senaryo diyenlerden başka bir şey beklemek mümkün değildir. Bu memleket hepimizindir. Ama terör hariç” ifadelerini kullandı.

 

Hukuki bir alt yapısı yok
Hukuk ve Fikir Platformu Başkanı Avukat Faruk Keleştimur, “CHP’nin yaptığını bir provokasyon olarak nitelendiriyorum. CHP’nin yaptığı bu görüşmenin temelinde hiçbir hukuki değerlendirme yoktur. Ben o görüşmeyi takip ettim. OHAL kararnamelerinin hukuki alt yapısına, idari ve adil yargının kaidelerine yönelik hiçbir değerlendirme yapılmadı. 15 Temmuz’un arifesinde, FETÖ’nün ihanetini hafife alma girişimi yatıyor bu görüşmenin temelinde. CHP son yıllarda siyasi kimliğini terör örgütlerinin meşrulaştırılmasında kullanıyor” ifadelerini kullandı. CHP’nin yanlış bir politika takip ettiğini kaydeden Keleştimur, şöyle devam etti: “Burada tamamen KHK ile yapılan uygulamaların oluşturduğu kitleyi provoke eden bir anlayış var. CHP’li bir il başkanı DHKP-C’li bir teröristi övebiliyor. Diğeri KHK’lılar üzerinden provokasyon girişiminde bulunuyor, bir diğeri PKK’yı meşrulaştırabiliyor. KHK’ların bir hukuki alt yapısı vardır. OHAL kararnamelerinin temellendirildiği hem iç hem uluslararası hukukta bir takım unsurlar vardır. CHP’nin hamlesi 15 Temmuz arifesinde FETÖ ihanetine karşı milli reaksiyonu itibarsızlaştıran bir tavır var.”