Faşist Ruhunu Orada Gördüm

Ajda Pekkan, ‘Mazhar Alanson ile Misafir’ programına konuk oldu. Hakkında merak edilenleri anlatan ünlü sanatçı, ‘Sanat Güneşi’ Zeki Müren’in kendisine destek verdiği yıllardan da söz etti.

Pekkan, “Okuldu benim için” dediği Müren’den sanat dünyasına dair çok şey öğrendiğini söyledi: “Müthiş şeyler öğrendim sahne arkasında; kulis nedir, neler yapılıyor, neler dönüyor. Okuldu benim için. O beni hep katalizör olarak kullanırdı. İyi manada söylüyorum. ‘Ajda olmazsa ben çıkmam’, ‘Ajda olmazsa ben gitmem’. Öyle bir tutkusu vardı. Sevgisi, saygısı. En ufacık bir gülümseme bana tatlı geliyordu. Zeki Müren benim için ütopik bir şeydi. İki film çekmişim diye kendimi bir şey zannetmedim ama sonradan şarkı söylemeye başlayınca, onun o yakınlığı beni çok etkiledi.”


EKO VERDİLER DİYE KIYAMETİ KOPARDI

Zeki Müren’in sinirli haline tanık olduğunu da anlatan Ajda Pekkan, şöyle konuştu: “Onun sinirli olduğu zamanı görmemen gerekiyordu. Gördüm ne yazık ki. Bir mikrofon hadisemiz oldu, çok fena. AKG mikrofon vardı o zamanlar, kare mikrofonlar. Onunla şarkı söylüyorum ama sesim bana boğuk geliyor. Şeref ve Gürsel vardı arkada. Onlara dedim ki ‘Bana biraz eko verir misiniz?’ Birazcık böyle derinlik istiyorum. O zamanlar müzik terminolojisini de bilmiyorum, sadece eko biliyorum. ‘Tabii’ dediler, verdiler. Bitirdim programı, tam içeri giriyorum, arkada kıyamet kopuyor. Dayak yiyor çocuklar. ‘Niye verdiniz ekoyu’ diye. O faşist ruhu ilk orada gördüm. Biz öyle büyüdük zamanında. Ama ben bunu bile tatlılıkla karşılıyorum. Demek ki oyunun kuralları öyle.”


HERKES PARANIN DERDİNDE

Ajda Pekkan genç meslektaşlarına yönelik eleştirilerini de dile getirdi: “Kimsede artık eski heyecan kalmamış. Herkes ‘Nasıl para kazanırım’, ‘Akşamı nasıl ederim’ derdinde. İçlerinde o eski müzisyenlik yok çocukların. Herkes haklı olarak evini geçindirmek istiyor, çünkü şartlar değişti. Eskiden biz sabah, akşam konser verirdik. Şimdi desen ki ‘Yapar mısın?’, yapmam zaten. Artık bizim bir marka ismimiz var. Öyle çıkıp her yerde söyleyemeyiz. Ancak halk konserleri, büyük konserler olur.”