Çoklu Baro karşıtları teröristlerle kol kola
Çoklu Baro karşıtları teröristlerle kol kola
Diyarbakır’da öldürülen kırmızı kategorideki teröristin Diyarbakır Barosuna kayıtlı Merve Nur Doğan isimli avukatla ilişkisi, terör yandaşlarının gerçek yüzünü ortaya serdi. “Çoklu Baro olduğunda, PKK’lılar ayrı Baro kurar” diyen azgın azınlığın yıllardır terör baronları ile iş tuttuğunu ifade eden hukukçular ve STK’lar, “Terör, demokrasinin tüm imkanlarını kullanıyor. Hiçbir baroyu şehit cenazelerinde görmedik. On binlerce avukat yıllardır terör sevici barolara mahkum edilmiş” dediler.
Diyarbakır’da öldürülen kırmızı kategorideki teröristin Diyarbakır Barosuna kayıtlı Merve Nur Doğan isimli avukatla ilişkisi, terör yandaşlarının gerçek yüzünü ortaya serdi. “Çoklu Baro olduğunda, PKK’lılar ayrı Baro kurar” diyen azgın azınlığın yıllardır terör baronları ile iş tuttuğunu ifade eden hukukçular ve STK’lar, “Terör, demokrasinin tüm imkanlarını kullanıyor. Hiçbir baroyu şehit cenazelerinde görmedik. On binlerce avukat yıllardır terör sevici barolara mahkum edilmiş” dediler.
Baroların yönetim yapısı ile seçim sistemini değiştiren ve çoklu baro yolunu açan yasaya karşı çıkan Baronların gerçek yüzü, Diyarbakır Barosu nezdinde bir kez daha ortaya çıktı. Diyarbakır’da kırmızı kategorideki terörist Müzeyyen Aydınlı’nın öldürüldüğü operasyonda ele geçirilen fotoğrafların incelenmesi sonrası, Diyarbakır Barosuna kayıtlı sözde avukat Merve Nur Doğan’ın teröristin sağ kolu olduğu ortaya çıktı.
“Ellerindeki imkanları teröristler için kullanıyorlar”
Baroların, ellerindeki alanları teröristlere sahip çıkmak için kullanmak istedikleri için çoklu baroya karşı çıktıklarını ifade eden Avukat Hasan İlter, “Terör, demokrasinin tüm imkanlarını kullanıyor. Bunu kullanarak da devlete zarar vermek için, devleti bölüp, parçalamak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Bu tür insanların nasıl avukat olduğunun, nasıl baroya üye olduğunun altyapısının araştırılması lazım” şeklinde konuştu.
“On binlerce avukatı terör sevici barolara mahkûm etmişler”
Bağımsız Ülkücüler Platformu Kurucusu Adnan Baran da, “Ankara, İstanbul, İzmir ve belli illerdeki barolar, hiçbir zaman kendi baro faaliyetlerini yapmadılar. Bunlar tamamen bölücü, yıkıcı terör örgütlerinin legal uzantısı gibi çalıştılar. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı şehit eden DHKP-C’nin arkasında yine bunlar vardı, bebek katili PKK terör örgütünün arkasında yine bunlar vardı. Türk Tabipleri Birliği başkanın PKK ile olan yakınlığı ortada. Bunların tek gayeleri, tek hedefleri Türkiye’nin önünü kesmek. Türkiye’yi batıya kul, köle yapmak. Yani emperyalizmin tetikçiliğini yapıyorlar” ifadelerini kullandı.
“Bir baroyu hiçbir şehit cenazesinde görmedik”
Şanlıurfa Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Yavuz ise, “Bir baronun PKK’yla ne işi var. Bir şehit haberinden sonra basın açıklaması yaptıklarını hiç görmedik. O kadar askerimiz şehit olurken, PKK bebekleri bile katlederken, bir gün bile insan haklarından bahsetmeyen barolar, teröristler için insan haklarından bahsediyor. Hendek olaylarında o kadar okul, hastane yakıp yıktılar o zaman neredeydi bu barolar. Bunların HDP ile değil, direkt PKK’yla bağlantıları var. Devletimizin artık bunlara bir çekidüzen vermesi gerekir. Devletine, milletine sahip çıkan baroların kurulması için alternatif baronun ne kadar elzem olduğu bir kez daha anlaşılmıştır” diye konuştu.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
